2024’te Türkiye Ekonomisini Bekleyen Zorluklar: Enflasyon, Seçimler, İflaslar Ama En Çok İşsizlik Korkutuyor!

2024 yılının ilk günlerini yaşarken, yeni yılın yeni umutların yanında zamları da getirdiğini son yıllarda tecrübe ediyoruz. Dünyada ve Türkiye’de 2023 yılının kelimesi ‘enflasyon’ olmaya aday olurken, son yıllardaki ekonomik zorluklar 2024 yılında da hem Türkiye’de hem de dünyada sürecek gibi görünüyor. Bakalım bizleri neler bekliyor? Uzmanlar neler söylüyor?

2023 Türkiye ve dünya ekonomisinde zorlu bir yıl oldu. Uzun yılların ardından yeniden yüzünü gösteren enflasyon tüm dünyayı sararken, Türkiye payına düşeni fazlasıyla aldı. Deprem felaketleri ve seçimle daha da zorlaşan ekonomik şartlar, yılın ikinci yarısında yeni bir yönetimle yeni bir yöne çevrildi. 2024 yılında da aynı yönde devam ederken, ekonomide bizi neler bekliyor?

BlooöbergHT’nin analiziyle başladığımız içerikte çok önemli uzmanlar ve birbirinden farklı beklentiler görülüyor. Hepsini ortak yönü enflasyon olsa da dünya ve Türkiye’de riskler giderek azalmıyor!

2024’te dünya ekonomisine seçimler damga vuracak gibi görünüyor. Küresel piyasalar üzerinde en etkili olması beklenen seçim ise ABD’deki olacak.

Ocak ayında Tayvan’da başlayacak seçim furyası, mart ayında Türkiye’de yerel seçimler ve kasımda ABD başkanlık seçimlerine dek sürecek. Bu süreçte 40 ulusal seçim görülecek. 

Bloomberg Economics, dünya nüfusunun yüzde 41’i ve GSYİH’sının yüzde 42’sinin seçim atmosferinde olacağını belirtiyor. 

ABD’de Bloomberg’in anketine göre eski Başkan Donald Trump kilit eyaletlerde önde giderken, Trump’ın seçilmesi hem bizim hem de Çin, Rusya, İsrail gibi ülkelerin ilişkileri açısından hassas dengeler içeriyor.

2024’ün Türkiye ekonomisi için kritik bir yıl olacağı öngörülüyor. Enflasyonla birlikte faizlerdeki artışın sürmesi öngörülürken, büyüme üzerinde aşağı yönlü baskı yaratması da muhtemel gözüküyor.

Orta vadeli programda (OVP) 2023 yılında yüzde 4,4 bir büyüme tahmin edilirken, 2024 yılında ise bu yüzde 4 olarak hesaplanıyor. 

Faizlerdeki yükselişin, iç talep üzerinde de etki yaratması bekleniyor. Alım gücündeki gerileme ve ucuz finansmana ulaşma sorunlarıyla ilk üç çeyrekte iç talepte yavaşlamanın belirginleşmesi bekleniyor.

Dış talepte bu ortamda çok parlak görünmediğinden son veriler ışığında resesyon ihtimalleri gerilese de yavaşlama kaçınılmaz oluyor. Bu da Türkiye’nin ihracatında etkili olacak.

2024 yılında en önemli başlık enflasyon olmaya devam edecek. TCMB’nin açıklamaları ve tahminlerine bakıldığında para politikasındaki sıkılık sürecek.

Yılın ilk yarısında yüksek enflasyonun da sürmesi genel bir kanı olarak öne çıkıyor. Mayıs ayında enflasyonun yüzde 70 ile zirveye çıkacağı yönünde beklenti TCMB’den gelirken, OVP’de yıl sonu enflasyon hedefi yüzde 33, TCMB enflasyon raporunda da yüzde 36 olarak öngörüldü.

2024 yılında asgari ücret yüzde 49 oranında zamla 17 bin 2 TL olurken, yılın ilk yarısında bu artışın enflasyonu hareketlendirmesi bekleniyor. Ekonomideki yavaşlamanın cari denge üzerinde de etkisini göstermesi öngörülüyor.

2024’te önemli başlıklardan biri de Türkiye’nin not görünümü ve risk primindeki seyir olurken, yatırım yapılabilir seviyenin çok altında olan notlarda 3 kredi derecelendirme kuruluşundan da artışları görülmesi ve 5 yıllık CDS priminin 200-250 civarında dengelenmesi bekleniyor.

2024 para politikasında en önemli soru işareti TCMB’nin faiz artışlarını nerede ve ne zaman durduracağı, arından da ilk faiz indirimini ne zaman yapacağı oluyor.

Morgan Stanley ve Deutsche Bank, TCMB’nin Ocak ayında sıkılaştırma döngüsünü 250 baz puanlık faiz artışıyla sonlandırmasını beklerken, Goldman Sachs ve Capital Economics, TCMB’nin faiz artırım döngüsünün sonuna yaklaştığını savunuyor.

Prof. Dr. Binhan Elif Yılmaz da 2024’te “İşsizlik ve İflaslar artacak, vergiler yükselecek” dedi.

İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Maliye Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Binhan Elif Yılmaz, Cumhuriyet’e verdiği röportajda, yıl sonu enflasyonun yüzde 45’in üzerinde olacağını öngörürken, asgari ücretin işverene maliyetine de dikkat çekiyor. 

Yüksek faiz ortamında yüzdürülen krediler ve yeni krediye ulaşımdaki sorunlarla iflas riski yaşayan firma sayısının artıracağını ileten Yılmaz, işsizlik oranların da ücret artışlarının etkisiyle yükselmesini olası görüyor.

Seçim sonrası vergi artışları ve zamların olacağını öngören Prof. Dr. Yılmaz, kamuda tasarrufun da gündeme geleceğini iletiyor.

“Bazı gruplar daha az üretim yapacak. Bazı şirketler iflas edecek.”

Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp, BBC Türkçe’deki değerlendirmesinde, ‘2024, uzunca süren şatafatlı ve çılgın bir partiden sonra etrafı toparlayıp, yıkılanı yerine koyup faturaları ödediğimiz, bütçemizi tekrar denkleştirirken harcamalarımızı kıstığımız bir yıl olacak’ derken, ‘Çok açıldık, işler kontrolünden çıktı. Biz bu masrafları nasıl ödeyeceğiz?’ diye endişelenenler için iyi olduğunu da ekliyor. 

Demiralp, ‘Doğru politikalarla ekonomik dengelerin yeniden oluştuğu bir bedel ödeme yılı olacak 2024’ diyor ve tahminler için de büyümeyi yüzde 3,5’e, enflasyonu da yüzde 45’e revize ediyor. 

Yabancı sermaye girişinin sürmesiyle büyümenin az zararlı olacağını, büyük merkez bankalarının faiz indirimlerinin ‘Türkiye gibi yabancı sermaye girişine ihtiyaç duyan ülkeler için iyi haber’ olduğunu, ‘acı reçetenin maliyetinin topluma nasıl pay edileceğinin de bir o kadar önemli’ olduğunu iletiyor.

Prof. Dr. Şenol Babuşcu 2024 yılı için uyarıda bulunan uzmanlardan oluyor: Faiz yükselişleri batık riskini artıracak.

Eski banka yöneticisi, Başkent Üniversitesi Uluslararası Finans ve Bankacılık Bölümü Başkanı Prof. Dr. Şenol Babuşcu, 2024 yılında bankacılığın zorluklarla dolu bir sektör olacağını belirtirken, ‘Faizlerin artması, büyümenin düşmesi sonucu tahsil edilemeyen kredi sorunu artacak’ uyarısında bulundu. 

Cumhuriyet’in haberine göre, Babuşcu, ekonomide rasyonel politikaların ‘Bankalar üzerinde baskı oluşturan uygulamaları göreli olarak azalttığını’ söylerken, ‘2024 de zor bir yıl olacak gibi görünmekte’ dedi. 

Kredi geri dönüşlerinde sıkıntılara yol açacağını söyleyen Babuşçu, kredilerde enflasyon dikkate alındığında reel olarak daralma görüleceğini belirtti. 

Şenol Babuşcu, “2024’te bankalar için en büyük risk’ için de ‘belirsizlk, öngörülemezlik’ dedi.

Prof. Dr. Şenol Babuşçu, ayrıca sosyal medya hesabından yabancı kurumların dolar/TL öngörülerini paylaşıyor.

“2024’te dünyada seçimler, enflasyon, döviz sorunları olacak”

Prof. Dr. Emre Alkin, ‘Bu yıl bizi neler bekliyor?’ başlıklı yazısında, yerel seçimlerin atmosferinin sert olacağını, ABD, Çin ve Almanya’nın büyüme sorunları yaşayacağı öngörüyor. 

Bu ülkelerdeki yavaşlamanın bize de yansıyacağını belirten Alkin, dış ticaret açığı ve cari açık üzerinde de etkili olmasını bekliyor. Bunun da döviz kurlarına yansıyacağını iletiyor. 

Gıda güvenliği ve milliyetçiliğine de dikkat çeken Prof. Dr. Alkin, enerji güvenliğinin sorun olabileceğini tahmin ediyor. Bu gelişmelerin ‘elbette enflasyona olumlu şekilde yansımayacağı’ ortada. İstanbul depremi riskine de dikkat çeken Alkin, ‘2024’ün en büyük riski ne zaman olacağını tam olarak kestiremediğimiz İstanbul Depremidir diyebiliriz’ diye de vurguluyor.

Peki Borsa? Prof. Dr. Erhan Aslanoğlu, Aposto’ya yaptığı açıklamada, “2024’te halka arzlar devam etmeyebilir” diyor.

2023 yılında çok konuşulan halka arz furyasının devam etmesini beklemeyen Aslanoğlu, faizler ve borsaya bakıldığında ‘halka arzlarla ilgili yaşanan gelişmeler daha farklı bir tablo ortaya çıkaracak’ diyor. 

‘2024’te daha düşük olur’ olur dediği halka arzların yanı sıra, ‘Borsada endeksler, inişli çıkışlı bir seyirle özellikle dolar bazında yukarı yönlü çok güçlü kazanımlar elde etmeden seyredebilir. Fakat kurlardaki hareketlere bağlı olarak Türk Lirası bazında borsanın yukarı yönlü hareketleri olabileceğini düşünmek gerekiyor’ diye de uyardı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir